7262 sayılı Kanun kapsamında Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’a yönelik değişiklikler
7262 sayılı Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun (“Kanun”) uyarınca 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ve 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’da bazı değişiklikler yapılmıştır. 31 Aralık 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ilgili mevzuat değişiklikleri aşağıda yer almaktadır.
A) 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’a İlişkin Değişiklikler
Kanun ile getirilen en önemli değişikliklerden biri şüphesiz ki 5549 sayılı Kanun’da yer alan “yükümlü” tanımının kapsamına serbest avukatların da dâhil edilmiş olmasıdır. İlgili değişiklik ile serbest avukatlar 5549 sayılı Kanun’da yer alan müşterinin tanınması, şüpheli işlem bildirimi, devamlı bilgi verme ile muhafaza ve ibraz gibi yükümlülükleri yerine getirmekle yükümlü kılınmıştır. Serbest avukatların bu yükümlülükleri taşınmaz alım satımı, sınırlı ayni hak kurulması ve kaldırılması, şirket, vakıf ve dernek kurulması, birleştirilmesi ile bunların idaresi, devredilmesi ve tasfiyesine ilişkin finansal işlemlerin gerçekleştirilmesi, banka, menkul kıymet ve her türlü hesaplar ile bu hesaplarda yer alan varlıkların idaresi işleri ile sınırlı olacağı öngörülmüştür. Serbest avukatlar söz konusu yükümlülükleri savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak şartıyla yerine getirecektir. Ayrıca, serbest avukatların 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nu Madde 35/1’de sayılan kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa verme, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etme veya savunma, adli işlemleri takip etme, bu işlere ait bütün evrakı düzenleme işleri ile alternatif uyuşmazlık çözüm yolları kapsamında edindikleri bilgiler ilgili yükümlülükler açısından hariç tutulmuştur. Serbest avukatlar müşterinin tanınması ve devamlı bilgi verme yükümlülüklerden birini ihlal etmeleri halinde otuz bin Türk Lirası, şüpheli işlem bildirimi yükümlülüğünü ihlal etmeleri halinde ise elli bin Türk Lirası idare para cezası ile cezalandırılacaktır.
Bunun yanı sıra yapılan değişiklik ile, 5549 sayılı Kanun kapsamında serbest avukatların da içinde bulunduğu yükümlüler Maliye Bakanı tarafından belirlenecek müşterinin tanınması yükümlülüğüne ilişkin esaslar kapsamında; kendileri nezdinde yapılan veya aracılık ettikleri işlemlerde işlem yapılmadan önce, işlem yapanlar ile nam veya hesaplarına işlem yapılanların kimliklerini tespit etmenin yanı sıra gerekli diğer tedbirleri almakla da yükümlü kılınmıştır.
5549 sayılı Kanunu’nda yer alan idari yaptırımlar yeniden düzenlenmiş ve miktarları önemli ölçüde arttırılmıştır.
B) 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’a İlişkin Değişiklikler
Kanun ile 6415 sayılı Kanun kapsamında tanımlanan malvarlığı kavramının sınırı genişletilmiştir. Yapılan değişiklik uyarınca malvarlığı kavramı bir gerçek veya tüzel kişinin (i) mülkiyetinde veya zilyetliğinde bulunan ya da doğrudan veya dolaylı olarak kontrolünde olan fon ve gelir ile bunlardan elden edilen veya bunların birbirine dönüştürülmesinden hâsıl olan menfaat ve değeri ve (ii) adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişinin mülkiyetinde ya da zilyetliğinde bulunan fon ve gelir ile bunlardan elde edilen veya bunların birbirine dönüştürülmesinden hâsıl olan menfaat ve değeri ifade etmektedir.
Getirilen bir başka önemli değişiklik ise 6415 sayılı Kanun’da belirtilen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararları ile listelenen kişi, kuruluş veya organizasyonların tasarrufunda bulunan malvarlığının dondurulması kararları gibi bu listelerden çıkarılanlara ilişkin malvarlığının dondurulmasının kaldırılması kararlarının da Cumhurbaşkanı kararı ile kararlaştırılmasına yönünde düzenlemedir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararlarınca oluşturulan listeler genel hatlarıyla El Kaide, Taliban ve Işid gibi terör örgütleri ile ilişiği bulunan kişi, kuruluş veya organizasyonlardan oluşmaktadır.
CANAZ YILMAZ HUKUK BÜROSU
Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Canaz Yılmaz’a sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Verilen bilgiler yalnızca genel amaçlıdır; kopyalanamaz ve çoğaltılamaz. Bilgilerin uygulanabilirliği, güncelliği ve güvenilirliği konusunda garanti verilmemektedir. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.