Ticari Elektronik İleti ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamındaki Düzenlemeler
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin giderek yaygınlaşmasıyla birlikte yaşanan teknolojik gelişmeler bireylere ait bilgi ve verilerin toplanmasını ve işlenmesini büyük ölçüde kolaylaştırmıştır. Bu gelişmeler kişilerin özel yaşamının ve verilerinin çeşitli düzenlemeler ile koruma altına alınması ihtiyacını doğurmuştur.
Ülkemizde bu koruma 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK” ve “Kanun”) ile hayata geçmiştir.
6698 sayılı kanun bir yandan özel hayatın gizliliği gibi anayasa ile de güvence altına alınmış kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korurken diğer yandan verilerin işlenmesinden sorumlu kişilerin yükümlülüklerini düzenlemektedir.
Kişisel verilerin işlenmesi büyüyen rekabet ortamı ve gelişen internet teknolojilerinin de etkisiyle ticari alanda da önemli bir rol oynamaktadır. Günümüzde ticari işletmeler mal ve hizmetlerini tanıtmak, pazarlamak veya tanınırlığı artırmak amacıyla kişilere sıklıkla elektronik iletiler göndermektedir. Bu tarz işletmeler tüketiciler ile daha önceden yaptıkları işlemler dolayısıyla elde ettikleri isim, soy ad, telefon numarası gibi bilgileri reklam amaçlı elektronik ileti göndermek için kullanmaktadırlar. Bu duruma, kişilerden alınan ad, soy ad, mail adresi gibi bilgiler “kişisel veri”, bu bilgilerin veri sorumluları tarafından elektronik ileti yollamak amacıyla kullanılması “kişisel verilerin işlenmesi” niteliğini taşımaktadır. Keza Kanun, kişisel veri işleme faaliyetini “kişisel verilerin tamamen veya kısmen otomatik olan ya da herhangi bir veri kayıt sisteminin parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla elde edilmesi, kaydedilmesi, depolanması, muhafaza edilmesi, değiştirilmesi, yeniden düzenlenmesi, açıklanması, aktarılması, devralınması, elde edilebilir hâle getirilmesi, sınırlandırılması ya da kullanılmasının engellenmesi gibi veriler üzerinde gerçekleştirilen her türlü işlem” olarak tanımlamıştır. Bu sebeple bu işlemlerin KVKK ve diğer elektronik iletileri düzenleyen kanunlar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu minvalde, KVKK’nın 5. Maddesinin 2. Fıkrasında “kişisel veri işleme” için rızanın aranmayacağı hukuki haller sayılmıştır. İstisna kapsamına girmeyen durumlarda veri işleme Kişisel Verileri Koruma Kurulu “Kurul” tarafından ağır cezai müeyyidelere bağlanmıştır.
Günümüzde kişilerin açık rızası olmadan e-posta adreslerine veya SMS ile cep telefonlarına iletiler gönderilmesi ve bu reklam amaçlı iletiler nedeniyle duyduğu hoşnutsuzluğu dile getiren çok sayıda kişi bulunması üzerine Kurul Resmi Gazete’ de 16.10.2018 tarihli ve 2018/119 sayılı ilke kararı yayımlamıştır. Bu karar ile veri sorumlularının KVKK’ nın 5. maddesinde yer alan şartları yerine getirme zorunluluğuna vurgu yapılmıştır. Kararda açık rıza alınmamışsa veya diğer istisna haller mevcut değilse reklam içerikli ileti gönderilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiş ve söz konusu faaliyetlerin KVKK madde 15/7 uyarınca derhal durdurulması gerektiğine hükmedilmiştir.
Bu karar sonrasında; düzenleme konusu, iki farklı mevzuatın denetimine tabi olduğundan aynı ihlalin iki cezai müeyyide doğurması ihtimali oluşmuştur. Şöyle ki; ticari elektronik ileti, 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun (“ETK”) kapsamında telefon, çağrı merkezleri, faks, otomatik arama makineleri, akıllı ses kaydedici sistemler, elektronik posta, kısa mesaj hizmeti gibi vasıtalar kullanılarak elektronik ortamda gerçekleştirilen ve ticari amaçlarla gönderilen veri, ses ve görüntü içerikli iletileri ifade etmektedir. Bu noktada üstünde durulması gereken temel husus kararda bahsedilen “reklam içerikli ileti” ile ETK’ da geçen “ticari elektronik ileti” kavramları arasındaki ilişkidir. Reklam içerikli ileti, kişiye herhangi bir ürün veya hizmeti tanıtmak, beğendirmek ve böylece sürümünü sağlama amacı taşırken; ticari elektronik ileti ise ticari amaç taşır. Buna göre ticari amaç daha geniş kapsamlı olup, reklam amacını içerisinde barındırmakla beraber her zaman reklam amacını taşımak zorunda da değildir. Bu sebeple ticari iletinin reklam içerikli iletiyi kapsayıcı nitelikte olduğu kabul edilirse bu çeşitli çelişkileri de beraberinde getirmektedir.
Özellikle son dönemde yaşanan yoğun ticari ileti gönderimi sonrası bu alandaki düzenlemelerin gözden geçirilmesi ve bir takvime bağlanması düşünülmüş olacak ki 04.01.2020 tarihli Resmi Gazete’de “Ticari İletişim Ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bahsi geçen yönetmelikteki göze çarpan ilk değişiklik; ticari , elektronik, ileti onayı alınmasına, reddetme hakkının kullanılmasına ve şikayet süreçlerinin yönetilmesine imkan tanıyan sistemin düzenlemeye dahil edilmesidir. Kısaca İYS olarak adlandırılan Ticari Elektronik İleti Yönetim Sistemi hizmet sağlayıcıların ve alıcıların kayıt olmak suretiyle ticari ileti almak ve göndermek hususlarında kullanılacak sistemi ifade eder. Yönetmelikte İYS ile ilgili düzenlemeler 01.09.2020 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
Yönetmelik kapsamında alıcılara ticari elektronik ileti göndermek isteyen hizmet sağlayıcılarının İYS’ ye kaydolma ve yalnızca sistem üzerinde onayı bulunan alıcılara ticari elektronik ileti gönderme yükümlülükleri getirilmiştir. Hizmet sağlayıcılarının İYS dışındaki yollarla edindikleri onayları veya kendilerine iletilen ret bildirimlerini 3 (üç) iş günü içinde İYS’ ye bildirme yükümlülükleri bulunmakta olup bahsi geçen yükümlülükler halihazırda onay alınmış olan alıcılar bakımından ise 01.06.2020 tarihine dek yerine getirilmelidir.
İYS düzenlemeleri uyarınca aracı hizmet sağlayıcıların da yükümlülükleri yeniden düzenlenmiş ve İYS’ ye uyumlu hale getirilmiştir.
Şikâyet başvurularının da yeni düzenlemeler uyarınca İYS üzerinden yapılabileceği ve ön incelemeye tabi tutulması zorunluluğu getirilmiş olup aracı hizmet sağlayıcının, şikâyet başvurularına konu iletilere ilişkin bilgi ve belge taleplerini İYS üzerinden 15 (on beş) gün içinde yanıtlaması öngörülmüştür.
Bu minvalde, tıpkı KVKK kapsamında Veri Sorumları Sicili’ ne (VERBİS) kayıt yapılması gibi elektronik iletilerde de benzer bir kayıt sistemi oluşturulmuş ve sistemli bir yapıya geçilmesi planlanmıştır.
Konu ile ilgili daha detaylı bilgi ve görüşlerimiz için hukuk büromuz ile irtibata geçmenizi rica ederiz.
Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Canaz Yılmaz’a sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Verilen bilgiler yalnızca genel amaçlıdır; kopyalanamaz ve çoğaltılamaz. Bilgilerin uygulanabilirliği, güncelliği ve güvenilirliği konusunda garanti verilmemektedir. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz. Explanations in this article reflect the writer's personal view on the matter. Canaz Yılmaz Attorney disclaim any responsibility in respect of the information and explanations in the article. Expressions given in this article are for informational purposes and may not be copied or replicated. Canaz Yılmaz does not guarantee practicability, actuality and reliability of the information. Please be advised to first receive professional assistance from the related experts before initiating an application regarding a specific matter, since the legislation is changed frequently and is open to different interpretations.